Onları minik çelikler halinde yıllar önce
edinmiştim. İstanbul'da apartmanda yaşarken kimi pencere önünde kimi balkonda
büyüdüler. Derken balkondan bahçeye, saksı içinde iki yaz, iki kış geçirdiler.
Zaman zaman yağmurdan, dondan zaman zaman sıcaktan muzdarip oldular. Ama
büyüyüp geliştiler de....Sonunda onları bahçenin bir köşesinde hazırladığımız
2x2 ebadında sukkulent yatağına transfer etmeye karar verdim. Hazır da bahara girmişken....Önce bir kaç
işlem ile sukkulent yatağını hazırladık. 18 çuval bahçe toprağı, 6 çuval
kaktüs toprağını birbirine harmanlayıp yaydık. Seçtiğim sukkulent türleri
yaşadığımız coğrafyanın kış iklimine (yağmur ve don) maximumda dayanabileceğini
düşündüğüm dayanıklı türlerdi. Renk ve dokusunu daha çok sevdiğim echeveria
sedum crassula ve kaktüs gibi türleri bu sebepten kullanmadım. Sonra bitkileri
diktik. Ardından hem dekor amaçlı hem de ilerde topraktan çıkabilecek yabani
otları engellemek amaçlı lav taşı ile toprağın üstünü kapattık. Yaklaşık 3
çuval lav taşı harcadık.
Heyecanlı ve yorgun bir gündü. İşlem sonrası bir de denetlendik :)
*Kullandığım türler : Agave, Aloe, Sedum, Aeonium, Mesemb, Cotyledon, Grapto..
Heyecanlı ve yorgun bir gündü. İşlem sonrası bir de denetlendik :)
*Kullandığım türler : Agave, Aloe, Sedum, Aeonium, Mesemb, Cotyledon, Grapto..
boş hali
Sedum palmerii
xGraptoveria Fred Ives
Aeonium lancerottense
Cotyledon orbiculata
xGraptosedum Francesco Baldii
Agave striata Nana
Gasteria carinata
Aloe jucunda
Gasteria liliputana
xGraptosedum 'Bronze'
En arkada hemen duvarın dibinde kocaman bir Aeonium schwarzkopf
Meraklı kedim Hacer henüz bitmiş sukkulent yatağını kontrol ediyor :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder